AYŞE ARMAN'A AÇIK MEKTUP
Temmuz 2009 tarihli, tesettür konulu köşe yazılarına istinaden yazılmıştır:
Sayın Ayşe Arman,
Bugüne kadar çok kereler yorumda bulunmak maksatlı sizle temasa geçmeyi düşünmüşlüğüm oldu. Ancak bu sefer yazı diziniz, mesleğime dokununca sizi biraz bilgilendirmek istedim.
Çoğunluğunu tebessümle okuduğum tesettürlü maceralarınız, giyimde kullanılabilecek yakışan renklere ilişkin basit, bilimsel ve pratik bir uygulamadan; “kişisel renk analizi”nden haberdar olmadığınızı düşündürerek şaşırttı. Gerçi “Mami”niz ve “Dubai” yaşantınız vasıtasıyla biliyor olduğunuza dair bir önyargıydı benimki. Son 20 senedir Avrupalı’nın ve son senelerde Asyalı’nın günlük hayatında yer alan ve -medyatik veya sosyetik kişilerden ziyade- ergenlik yaşından itibaren nüfusun büyük kısmının altı üstü bir saat ayırarak yaptırdığı bu uygulamayı size tanıtmak istedim doğal olarak.
Renk analizi nasıl yapılıyor diye merak ederseniz:
Amaç, vücudun pigmentler sonucu aldığı göz, ten, saç rengi arasındaki uyumu, giysi renklerinde de yakalayarak kişiyi doğal bütünlük içinde göstermektir. Seans, yaklaşık bir saat boyunca, günışığında ve ayna karşısında gerçekleştirilir. Renk analisti uyumu üç boyutta değerlendirir; kontrast, derinlik, sıcak ya da soğuk deri altı tonları. Yanlış renkler yüzden yansıyarak, istenmeyen görüntüler verir. Seans boyunca renkli kumaşlar yardımıyla yüzün doğal renginde bir değişiklik olup olmadığını değerlendirir. Kişiye hangi renk tonlarından kaçınması gerektiği, hangi renk tonlarının kendisini daha canlı ve sağlıklı gösterdiği örnekleriyle gösterir.
Hizmet verdiğim firmada kurumsal renk analizi uygulamaları (havayolları çalışanları, otel çalışanları, perakende sektörü satış danışmanları vb) yapıyor olmanın yanı sıra, bireysel renk analizleri de yapmaktayız. Renk analizine, bireysel olarak en büyük ilgiyi, gelinlik seçimi aşamasındaki gelin adayları, tesettürlü hanımlar, işyerinde terfi emek isteyen hanımlar ve beyler, ergenliğini tamamlamış ve artık alacağı kıyafeti senelerce giymeyi planlayan alışverişe bilinçli çıkmak isteyen gençler ve saç boyası rengini bir türlü tarif edemeyip kuaförden ağlayarak çıkan veya yeni bir saç rengi arayan hanımlar gösteriyor.
Tesettürlü hanımların, genelde dört beş kişilik gruplarla mekanımızda, veya toplu olarak dernek buluşmalarında davet ederek yaptırdıkları renk analizi seanslarına katılmış birine son günlerde denk gelmeyişinize de ayrıca şaşırmış bulunuyorum. Cümlenizi eminim ki şu şekilde düzeltirdi: “Evet! Bana yakışan tonlarda, yakışan desenlerde, yakışan koyulukta türban gözüme vurgu yapıyor, gözümün ve yüzümün güzelliğini ortaya çıkarıyor… Tam tersinin beni soluk, yorgun, hasta gösterdiğini veya (abra kadabra!) hiç göstermeyip,yok ettiğini kendi gözlerimle gördüm”
Size yakıştığı tespit edilen renk tonlarında giyindiğinizde yüzünüz, bakışlarınız, sözleriniz hatırlanır. Aksi şekilde giyinildiğinde karşınızdaki sizi “bir baş ve bir beden” veya “bir beden ve bir ayakkabı” veya “bir beden ve bir ruj” olarak iki parça halinde algılar. İkinci parçayı hacmi ile, kusurları ile, baskınlığı ile hafızasına kaydeder. O nedenledir ki bazı insanları tarif ederken “ödülü alan kadın, şunu söyleyen adam” değil de “şişman olan kadın, altın zincirli adam, hani şu sarı elbiseli oyuncu, vardı ya kızıl saçlı bir hostes,” derler… Bütünlüğümüze aykırı olan parça, işte bizi bir anda bu kadar geri planda bırakabilir.
Giydiğiniz, makyajda kullandığınız, kuaförde boyattığınız ya da başınıza taktığınız her ne ise yeter ki size uygun renk tonlarında olsun. Böylece bir bütün olarak görünür, karşınızdakinin yüzünüzü hatırlamasını sağlayabilir, giysilerinizin şahsiyetinizin önünüze geçmesine müsaade etmezsiniz. Renk analizinden geçenlerin büyük çoğunluğu, renk analizinden sonra eşarplarına, ayakkabılarına vb gelen övgülerin azaldığını onun yerine bakışlarının, karakterlerinin ve sağlıklı görünümlerinin iltifat aldığını iletiyor.
“Çok iyi görünüyorsun” cümlesinin mutlu etmeyeceği adam, kadın olmadığını düşünüyorum.
Herkes farklı ve herkese yakışan renk tonları farklı. İster bikini, ister kravat, ister saç rengi, isterse eşarp olsun.
Bir saat ayırabileceğiniz bir gün size yakışan renk tonlarını (giysi, saç, makyaj ve aksesuar renkleri) öğrenmek isterseniz, buyurun hizmet verdiğim yerde misafirimiz olun. İnanın sonrasında mağazalarda boşa vakit harcamayacaksınız, elinize aldığınız her parça birbiriyle uyum içinde olacak, asla sonradan giyilmeyecek yanlış bir alışveriş yapmayacaksınız ve hep iyi göründüğünüzü bileceksiniz.
Renkli günler dileklerimle,
Hamiş: Canlı renklerde bir top kumaşa dönüşen bir grup insan olduğu gibi, canlı renkler kullanmadığı takdirde silikleşen bir grup insan da var :)
oya komar